18 Şubat 2015 Çarşamba

satırlara kelime dizmece

Belki daha fazla paraya,daha fazla zamana, daha fazla kişiye değil de, daha fazla kitap okumaya ve daha fazla dua etmeye ihtiyacımız vardır.
Belki de ancak böyle silkeleyebileceğizdir üzerimize sinmiş Dünya'yı
Belki de bilmek yetmiyordur dostum ne dersin? İnanmak, hissetmek gerekiyordur. Aslolanı düşünmek bu konuya kafa yormak gerekiyordur.
Belki de önceliklerimiz, kafamız kadar karışıktır, bundandır hissettiğimiz bu daralmalar,
Belki de kovaladığımız şeyin aslında koca bir hiç olduğunu anlayacağızdır yakalayınca,
Hani şu sinirlendiğimiz mesele var ya,  belki de henüz mevsimi gelmemiş ağaçtan meyve beklediğimiz içindir. Kızmamız gereken ağaç değildir, zamansız bekleyen bizizdir belki.


Sen uzattığın eli tutmayan ele mi dargınsn, tutmayacak bir ele uzattığın için kendine mi kızgınsın?(Hz. MEVLANA )

14 Şubat 2015 Cumartesi

Anlatmak Güzeldir.

Severim anlatmayı...en çokta yazarak anlatmayı... Madem seviyorum duygularımı,düşüncelerimi paylaşmayı ve madem okuduğum bir blogda veya bir kitapta kendimi bulduğumda mutlu oluyorum ben de bu sisteme dahil olursam mutlu olurum dedim ve bu işe kalkıştım. Tamam en büyük sebebim YAZMAYI çok seviyor olmam:)
 Blog adıma gelirsek Mustafa ULUSOY'un 'giderken bana bir şeyler söyle' adlı kitabından etkilenmem sonucu ortaya çıktı. Final dönemimde evde deli gibi kitap ararken karşılaştığım bu kitap Mustafa ULUSOY'un okuduğum tek kitabı, kitaba başladım ve karakterler sanki ellerimden tutup kitabı okumam için çağırıyorlardı. Karakterlerin iç dünyasını güzel anlatan kitapları daha çok sevmişimdir Elif ŞAFAK'ın İskender'de olduğu gibi..(Gece karakterleri düşünmeden uyuyamazdım.Ve etrafımdakilere kitaptaki karakterleri anlatıp analiz yapmaya çalışmam da cabası)
Peki nedir bu MUHAYYİLE?
Muhayyile TDK tarafından hayalgücü olarak nitelendiriliyor. Ben kısaca beynimizin bir nevi tiyatro aktivitesi diyorum. Kafanızda bir olayı tasarlamak gibi, tabii Mustafa ULUSOY kitabında bu kavrama oldukça yer vermiş ve çok güzel bir dille bizlere aktarmış.

Kitaptan bir kaç cümle paylaşmadan da edemeyeceğim:) Bugünü ve ölümü çok güzel anlatmış yazar.

Ayrılırken söylenen sözler, beraberken yaşananların özetidir.

Çok sevdiğiniz birinin sizden önce ölmesinin güzel tarafıdır bu. O kişiye duyduğunuz özlem, kendi ölümünüzü kabullenmenizi kolaylaştırır.

Ölümün belirsizliği, insana seçim yapma özgürlüğünü sürekli hatırlatırdı.

İnsan, geçici bir hayatta, etkisi sonsuza dek sürecek seçimler yapmak zorunda kalan varlık.

İNSANLARIN HAYATI DALIP GİTTİKLERİ YERDE GEÇİYORDU.